Yazan: Fahri Sarrafoğlu

Hatice Hanım, emekli ilkokul öğretmeni ve 30 yıldır Fatih’te yaşıyordu. İnsanları sever, onlara elinden geldiğince yardımcı olmayı isterdi. Ama vaaz eder gibi  ya da biz çok gördük geçirdik edasıyla yapmazdı bunu. Tam tersi büyük vakar ve olgunlukla, güler yüzle muhatabına nasihat ederdi.
Bu sabah üst kat komşusunda büyük bir gürültü vardı. Bağırtılar, çağırtılar geliyordu. Bir süre sonra kapısı çaldı, gelen Ayten Hanım’dı. İki  gözü iki çeşme ağlıyordu. Hatice Hanım, komşunu içeri aldı. “Hele otur bakalım, sakin ol, dinlen ” dedi. Ayten Hanım, bir taraftan ağlıyor bir taraftan da konuşuyordu:


“Hocam, yıllardır yemedim yedirdim, giymedim giydirdim, kocam da ben de iki çocuğumuzun okuması için elimizden geleni yaptık. Şimdi tutturmuş birisi ben okumayacağım, üniversiteye gitmeyeceğim diyor, diğeri de tutturmuş illa mimar olacağım diyor. Hâlbuki puanı yetiyor. Doktor olsa, eczacı olsa değil mi? Neymiş efendim, mimarlığı seviyormuş…”
Mesele anlaşılmıştı. Klasik kavgalardan birisi yani. Çocuk başka bölüm ister anne-baba tutturur illa şunu okuyacaksın diye. Ya da çocuk okumak istemez, sanata-zanaata meraklıdır ama ısrar edilir ille de üniversite okusun diye. Neden, çünkü üniversite bitirme bir ihtiyaçtan ya da bir istekten ziyade moda ve zorunluluk haline getirildi de ondan….Hatice Hanım hiçbir şey yorum yapmadı. “Gel benimle” dedi, Ayten Hanım, sessizce kalktı ve apartmanın arkasında bulunan mini bir bahçeye geçtiler. Hatice Hanım’ın elinde kırmızı bir gül fidanı vardı. “Gel kızım şu gülü aşılayalım da bahçemiz daha güzel olsun, bu yaz her taraf gül koksun” dedi. Bıçak aldı gül aşılayacaktı. Aşılayacaktı ama Hatice Hanım gülü aşılamak için bahçede bulunan büyük söğüt ağacına doğru gidiyordu. Ayten Hanım uyardı: “Hatice Hocam karıştırdınız galiba, elinizdeki gülü söğüt ağacına mı aşılayacaksınız? Hocam hiç söğüt ağacına gül aşılanır mı?” Diye, kahkaha ile güldü. Hocahanımın  şaka yaptığını sandı. Ama  hiç öyle şaka yapar hali yoktu, o ısrarlıydı elindeki gülü söğüt ağacına aşılamaya.
Ayten Hanım konuşmaya başladı: “Canım hocam sanırım siz okulda çocuk eğitimine, fazla zaman ayırdığınız için bahçe işlerini unutmuşsunuz. Gül ağacı söğüt ağacına aşılanmaz. Başka anaç bir güle aşılanır ki kokusu güzel olsun ve canlı olsun. Söğüt ağacına gül aşılandığı nerede görülmüş. Hem bahçede başka gül yok ki. Başka bir gül olması lazım ki ona aşılayalım.”  Ayten Hanım, Hatice Hanım’ın aslında ne demek istediğini, neden böyle yaptığını henüz anlamadığından ha bire gülün nasıl aşılanması gerektiği ile ilgili bir ziraat mühendisi edasıyla bilgi verdi.
Hatice Hanım: “İşte sevgili kızım, bak kendin kabul ettin, söğüt ağacına gül aşılanmaz. Gül, güle aşılanır. Eee sen ne yapıyorsun?  İki evladın var. Maşallah ikisi de gül gibi. Ama sen onları olması gerektiği gibi değil kendi istediğin gibi yetiştiriyorsun. Allah’ın yarattığı fıtrat üzere değil. Piyasanın şartlarına göre çok para kazansın ya da çok itibarı olsun ya da aman Ayten Hanımın çocukları doktor, mühendis olmuş desinler istediğin  için  çocuğunu modaya göre yetiştirmeye çalışıyorsun. Sonuçta da ortaya hem çatışma çıkıyor, hem de bu tip aileler yüzünden toplum  gönülsüz mezunlar ordusu türüyor. Bu şekilde mezun olan bir çocuk topluma nasıl  fayda olacak ki ? Tıpkı kokusu olmayan,  sadece rengi olan gül gibi. Ama gülün kokusu önemlidir. Bırak çocuğunu modaya göre değil fıtratına  göre yetiştir evladım…
Kısaca:
“ O halde yüzünü, Allah’ı bir tanıyarak dine, Allah’ın insanları üzerine yaratmış olduğu fıtratına doğrult. Allah’ın yaratışında değişiklik bulunmaz. Dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler. “(Rum Suresi 30.ayet)
Çocuklar dünya hayatının süsüdür.” (Kehf: 46)
– Hani bir vakit Lokman oğluna öğüt verecek dedi ki: Oğulcağızım, sakın Allaha’a ortak koşma.
Çünkü ortak koşmak şüphesiz ki büyük bir haksızlıktır.” (Lokman Suresi: 20)
“- Yoksulluk endişesiyle çocuklarınızı öldürmeyin; onlara ve size biz rızık veririz. Şüphesiz onları öldürmek büyük bir hata (suç ve günah) tır.” (Isra suresi 31.ayaet meali)

One thought on “Sögüt ağacına gül aşısı yapılır mı?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

*
*
Website